Cilt Bakımı Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Bir Bebeğin Ve Yetişkin Cildinin Ortak İhtiyaçları Nelerdir?

              DSC09731

 Temizlemek, korumak ve beslemek

Bunlardan sadece birini bile yapmazsanız yaşam dengesi bozulur. Bebeğin de cildinizin de… Bunun için günde on dakikanızı cildinize ayırmanız yeterlidir.

 Cildimi nasıl korurum?

Cildinizin üzerinde sizin doğal ter ve yağ salgılarınızdan oluşan bir koruyucu tabaka vardır. (Teninizin doğal kremi diyelim buna) Bu tabaka, dış etkenlerden onu korumak için vardır. Ama modern yaşam ve dış etkilerle bu tabaka cildin korunmasına yetmez olur. Ozon tabakasındaki hasar, sert güneş ışınları, bronz ten modası ve kimyasallar Kadınlar ciltleri kavrulmuş ve buruşmuş olarak yaşamaktalar. Peki, cildimi nasıl koruma altında tutarım diyorsanız:

Yaz yahut kış olsun, mutlaka en az 15SPF koruma faktörü içeren nemlendirici krem sürmeden güne başlamayın.

  • Bronz olmak uğruna asla yüzünüzü direkt güneşe vermeyin.
  • Sert hava koşullarında özel kremler kullanın.
  • Bedene zehir taşıyan her türlü alışkanlığı (sigara, alkol) dengede tutun/bırakın.
  • Dişçilik, seramik, boya, cam işçiliği gibi kimyasal maddelerle uğraştığınız bir mesleğiniz varsa mutlaka çalışırken maske kullanın.
  • Su içme alışkanlığınızı gözden geçirin.

                      Cildimi nasıl temizlerim?

Rüzgâr, hava kirliliği, güneş, egzoz gazları, stres, klimalı ortamlar, mevsim ısı farkları, halıdan uçan sentetik tüylerden tutun da, kullandığınız deterjana kadar her şey dışdünya ile temastaki cildinizi hırpalar. Bunun için her gün makyaj yapsanız da yapmasanız da cildi bu dışarıdan gelen kirlerden temizlemeniz gerekir. Cildin doğal tabakasına zarar vermeden kazımadan, hırpalamadan temizleyebilmeniz için özel kozmetik ürünler hazırlanmıştır. Süt, jel veya sabun şeklindedir.

Cildin hassas veyayağlı oluşuna göre “özel” içeriklerle hazırlanan temizleme kozmetiklerini seçerken kullanım şekillerine de dikkat edin. Yağlı ve karma ciltler için daha çok jel ve sabun şeklinde hazırlanırlar. Ama hassas ciltler için de jel vesabun olan özel ürünler de vardır. Önemli olan “el sabunu” gibi kazıyıcı vekurutucu olan bir ürünle cildi temizlemeye kalkmamanızdır.

Çünkü koruma tabakası sabunla tümden imha edilen cildiniz, temizlemeden sonra koruması yok edildiğinden gerilecek, kırışacak ve git gide hassaslaşacaktır. Koruma tabakasını yeniden tüm hızla oluşturmaya çalışırken de salgıların dengesi bozulacak, gözenekler açılacak/büzülecek, sonunda kırmızı, kaşınan, incecik çizgilerle dolmuş bir teniniz olacaktır.

Yüzünüze su değdirmeden sütle temizlemeyi seçerseniz tamamlayıcı olarak losyon/tonik kullanmanız da gerekir. Sütü parmak uçlarıyla, dairesel hareketlerle yüz üzerinde yayarken tüm kirler ve makyaj artıkları da sütün yapısıyla yumuşar vecilt yüzeyinden çıkar. Bunu bir kâğıt mendille silip attığınızda temizleme bitmemiştir. Pamuğa döktüğünüz biraz losyon ile gözenek içlerinde kalan süt artıklarınıda silmeniz gerekir. Tıpkı sabunlamakla ellerin temizlenmediği gibi düşünün. Bir de durulamak gerek!

Cildiniz normal, hassas, kuru ise “losyon”ları seçin.

Çünkü toniklerde alkol vardır ve yağlı/karma ciltler içindir. Yağ salgılarını etkilemeye yönelik alkol kullanılmıştır ve eğer zaten cildiniz kuru/hassas ise ihtiyacı olan yağı daha da eksiltir.

Burada vurgulamam gereken bir önemli nokta daha var! Kozmetik olarak losyon ve tonik arasındaki tek fark birinde “alkol olması” diğerinde “olmamasıdır! Bunu bilgi olarak aklınızda tutun. Çünkü birçok insan ikisine de “tonik” der! Ürününüzü seçerken üzerinde sadece alkol içerip içermediğine ait ibareye bakmanız yeterli olacaktır bu durumda.

Temizleme işlemi bitince gece ise gece kreminizi, gündüz ise nemlendiricinizi sürün.

Tüm bu işlemler en fazla 5 dakikanızı alacaktır. Üşenmeyin! Cilt uzun vadede size özeninizin karşılığını verecektir.

                              Cildimi nasıl beslerim?

Cildiniz de bedeninizin diğer organları gibi gündüz yaşar ve görevini yerine getirir, gecede kendini “dinlenmeye” ve “onarmaya” çeker. Bunun için hücre yenilenmesi gece gerçekleşir. Besleyici kremlerin gece kullanılmasının sebebi budur.

Cildin taze kalmaya yardım edecek “aktif maddeler”, gece kremleriyle takviye edilir. Gündüz süreceğiniz bir “gece kremi”nden yahut gece süreceğiniz bir “nemlendiriciden” bu yüzden etki bekleyemezsiniz. Gece kremleriyle cildi beslemek mümkün. Ama nasıl seçeceksiniz? Şöyle:

  • Cildiniz yağlıysa ve sivilce sorunluysa, yağ salgılarını dengeleyici aktif maddeler içeren krem kullanarak zaman içinde normal bir cilde kavuşabilirsiniz.
  • Cildiniz hassas ve alerjikse bağışıklık sistemini kuvvetlendirici gece kremiyle yapısını güçlendirebilirsiniz.
  • Cildiniz sarkmaya ve grileşmeye başlamışsa destek dokuyu kuvvetlendirecek, kırışıkların onarılmasına yardım edecek, aktif maddeler içeren kremlerle toparlayabilirsiniz.
  • Cildiniz lekeli ve cansız ise lekelerin açılmasına yardımcı kimyevî maddeler içeren kremlerin gece de çalışmasıyla lekelerin rengini açabilir, hücre yenilenmesini hızlandırıp cildi canlandırabilirsiniz.
  • Kozmetikler içinde yeni devrim olan serumlar var. Kremden 300 kat daha çabuk cilt altına nüfuz ettiklerinden, gece ve gündüz kremlerinin altına kullanılır ve acil onarma işlevini görürler. Koruma işlevi yoktur. Bu yüzden gündüz tek başına kullanılmaz ve mutlaka bir kremle desteklenir.

         

Stres konusunu atlamayın sakın! Stres vücudun gıdalardan gerekli vitamin ve mineralleri alma gücünü azaltır, bağışıklık sisteminizi güçsüzleştirir. Sizi virüslere ve mikroplara karşı savunmasız hale getirir. Vücudunuz böyle zayıf bir sisteme bol yapay gıdalar ve toksinli kozmetikler de alıyorsa, hastalanmamayı beklemek mucize olur. Siz stres içinde debelenirseniz cildinizde güller açmasını beklemeyin demek istiyorum. Alışverişe çıktığınızda, tasarruf yapmanız gereken yerin kozmetik olmadığına ikna olun!

Ve unutmayın ki sıkılıp heyecanlandığınızda nasıl midenize kramp girebiliyorsa, kan beyninize sıçrıyorsa aynı şok değişimler cildinizde de oluyordur. Çok stresli kadınların ciltlerinin de sağlıklı görünmediğini biliyorsunuzdur. Bunun için derinize özen göstermek için yola çıktığınızda mutlaka ruhunuza da özen gösterin.

                                                 

Total
0
Shares
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Yazılar
Devamını okuyun

Biyografi

Ayşenur Yazıcı 1958 yılında Elazığ’da ilk çocuk olarak dünyaya geldi. İlkokulu Anadolu’nun çeşitli yerlerinde, ortaokulu Paris’te, liseyi Ankara…
Afalina Bozkurtlar Buart